Bakırköy Masaj Salonu Masöz Başak

Bakırköy Masaj Salonu

Kai biraz geriledi ve koridor duvarına yaslandı. Beyaz önlüklü bilim adamları yanından geçiyor, androidlerin lastikleri yer döşemelerini aşındırıyordu. Fakat yanlarından geçip gidenler, prens ve danışmanının farkında olsalar bile, kimse bunu belli etmiyordu. “Peki, kulağım sende,” dedi Kai. “Planımız nedir?” “Majesteleri, burası bu konuyu mevzuşmak için uygun bir yer değ…” “Hayır, hayır. Dikkatimi çekmeyi başardın. Lütfen bana bu aptal hastalık dışında düşünebileceğim bir şeyler ver.” Torin derince bir nefes aldı. “Dışişleri politikamızı baştan yazmamız icap ettiğini düşünmüyorum. Babanızın açtığı yoldan ilerleyelim. Şimdilik, bir barış antlaşmasını kabul ettirmeye odaklanalım.” “Peki ya kraliçe bu anlaşmayı imzalamazsa? Bakırköy Masaj Salonu

Bakırköy Masaj Salonu

 

Ya beklemekten sıkılır ve tehditlerini halletmeye karar verirse? Iktisat bu hâldeyken ve vebayla uğraşırken, bir de savaşa girdiğimizi düşünebiliyor musun? Bizi rahatça ortadan kaldırır ve kendisi de bunun bilincinde.” “Eğer bir savaş başlatmak isteseydi, bunu çoktan yapardı.” “tabii eğer tamamen savunmasız olduğumuz, Bakırköy Masaj Salonu teslim olmaktan başka bir seçeneğimizin kalmadığı bir anın gelmesini beklemiyorsa.” Kai ensesini kaşıdı ve koridordaki yaya trafiğini seyretti. Herkes bir antidot bulma kesinlığı ile son derece meşgul bir şekilde çalışıyordu. Eğer bir antidot varsa. Kai iç geçirdi. “Daha önceden evlenmiş olmalıydım. Şu anda esasen evli olsaydım, Kraliçe Levana bu şekilde bir soruna yol açamaz ve barış antlaşmasını imzalamak zorunda kalırdı…

 

Doğal eğer istediği şey barış ise.” Torin’den bir sesBakırköy Masaj Salonu çıkmayınca, Kai kendini tekrar danışmanına bakmaya zorladı ve adamın yüzünde ender görülen sıcak bir ifadeye rastladığında oldukca şaşırdı. “belki de festival sırasında bir kızla tanışırsın,” dedi Torin. “Hızlı bir aşk yaşar, dünya evine girer ve kalan günlerinde kraliçe konusunda endişelenmek zorunda kalmazsın.” Kai ona dik dik bakmaya yeltendi fakat bu bakışını uzun süre koruyamadı. Torin nadiren espri yapardı. “Parlak bir düşünce. Ben neden düşünmedim ki?” Vücudunu döndürdü ve omzunu duvara daycıyarak kollarını göğsünde kavuşturdu. “aslına bakarsan, senin ve babamın hiç düşünmediği bir başka seçeneğimiz daha olabilir. Sadece bir süredir aklımda evirip çevirdiğim bir fikir.”